Hacettepe Üniversitesi Psikoloji Bölümünden mezuniyetinin ardından yine aynı bölümde uzmanlık derecesi aldı.

Otuz yılı aşan çok yönlü mesleki deneyimiyle çok sayıda mesleki beceri geliştirme eğitimlerine ve süpervizyon çalışmasına katıldı. Aldığı mesleki eğitimler arasında, Cleveland Gestalt Institute yönelimli Gestalt Temelli Psikoterapi, EMDR birinci ve ikinci düzey uygulayıcı eğitimleri, Krize ve Travmaya Müdahale Eğitimleri, EFTA (Avrupa Aile Terapileri Derneği) standardındaki aile ve çift psikoterapileri sertifika programı, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın yönetmeliklerine uygun Aile Danışmanlığı sertifika programı bulunmaktadır.

Yaşadığı toplumun gelişimine ve dünyanın daha yaşanılabilir bir yer olmasına katkı yapma sorumluluğuyla hareket etmeyi ilke edinen Nazım Serin, bu doğrultuda mesleki yetkinliklerini “yarar sağlayan ve fark yaratan” çalışmalar için geliştirmeye ve kullanmaya çalıştı. Bu bakış açısıyla ortaya koyduğu, çoğu zaman etrafındaki insanların “zor veya yapıl(a)maz” olarak nitelendirdiği, göze alış ve mücadele gerektiren fikirlerini kararlılıkla hayata geçirdi.

• Türkiye’de özel bir diş hastanesi bünyesinde ilk “diş korkusu (dentafobi) terapi kliniğini” kurarak bir süre psikologluğunu üstlendi.
• Orta yaş dönemi ruh sağlığı alanında Türkiye’de daha önce çalışılmamış, ancak bu dönemdeki bireylerin kişisel, ailevi ve sosyal yaşamları açısından son derece önemli olan “Menopoz ve Andropoz Dönemi Psikolojik Zorluklarıyla Baş Etme” konusunda halka yönelik ilk destekleyici ve bilinçlendirici eğitim projelerini gerçekleştirdi. Bu proje için kurduğu ekiple birlikte binlerce insana destek sağlayarak yaşam kalitelerinin yükselmesine katkıda bulundu.
• Çalışan psikolojisi, stres yönetimi, liderlik, mobbing, kadına yönelik şiddet, travma psikolojisi, aile içi ilişkiler, afetlerde psiko-sosyal destek gibi çok sayıda konuda seminer ve konferans verdi.
• Çalışanların ve toplumun ruh sağlığını ilgilendiren çok sayıda mesleki konuda çeşitli ulusal gazete, TV, mecmua ve internet mecralarında yazı ve görüşleri ile yer aldı.
• Altı yıl boyunca Türk Psikologlar Derneği İstanbul Şubesi Yönetim Kurulu üyeliği ve Genel Sekreterlik görevlerini yürüttü.
• Marmara Depremi başta olmak üzere,  HSBC Bank ve İngiliz Başkonsolosluğu terör saldırıları, Afyon’da yaşanan depremler gibi Türkiye’de toplumun geniş kesimlerini etkileyen birçok felaketin ardından mağdur olanlara yönelik psikolojik destek çalışmaları ve sivil toplum projelerinde psikolog ve sorumlu olarak görevler üstlendi.
• 2000’li yılların başlarında iş yaşamında çalışanları mutsuz eden ve çalışma ortamlarının verimini düşüren faktörlere karşı etkili bir destek sistemi olmadığını gözlemledi. İnsanı anlamaya ve psikolojinin verileri ile iş hayatına bakmaya dayalı bir destek sistemi oluşturulması halinde hem çalışanlar, hem de işveren açısından çok daha verimli ve tatmin edici iş ortamları oluşturulabileceğini öngördü. Türkiye’de güncelliğini yitirmiş birkaç akademik çalışma dışında uygulamaya alınmamış olan “iş (kurum) psikologluğu” konseptini, çalışan ihtiyaçlarına ve çalışma şartlarına optimum düzeyde yanıt verecek bir modelleme ve her geçen gün güncellediği uygulamalarla hayata geçirdi.
• İşbirliği yaptığı şirketlerde “Çalışan Destek Merkezi (ÇDM)” adını verdiği uygulama birimlerini kurarak ve buradaki çalışmalarını akademik, mesleki ve medya ortamlarında anlatarak iş psikolojisi alanındaki uygulamalara öncülük yaptı.
• İş psikoloğu ve danışman olarak çok çeşitli sektörlerden farklı ölçeklere sahip şirketlerin en üst kademelerinden en alt kademelerine kadar her seviyede yürüttüğü çalışmalardan elde ettiği gözlem ve veriler ışığında, iş yaşamının gerçeklerine ve “şirketlerin kültürüne özel” iş modelleri veya çözüm yöntemleri geliştirdi. Geliştirdiği en önemli yetkinlik gelişim modellerinden biri olan “Bireysel Liderlik Danışmanlığı (BLD)® gelişim programı, bireyin kişilik özellikleri ve psikolojik yapısıyla iç içe olan liderlik yetkinliklerini geliştirebilecek en etkili modellerden biridir. Zira bu model, liderlik yetkinliklerini kişilik dinamikleri ve psikolojik yapı ile çalışılmasına imkân vermeyen koçluk gibi yüzeysel yöntemlerden farklıdır.
• Geliştirdiği diğer önemli ve özgün çalışmalardan biri de “çalışan memnuniyet anketlerinin (ÇMA)” kısıtlılıklarını ortadan kaldıran, çalışanlarla birebir ve sistematik çalışmalarla yürütülen Çalışan Algı Analizi (ÇAN)® uygulamasıdır.

Her şirketi ayrı dinamikleri olan bir “laboratuvar” gibi kabul ederek, işteki verimliliği ve çalışanların motivasyonunu artıran çalışmalara her geçen gün yenisini eklemekte ve ekibiyle birlikte uygulamaya devam etmektedir.

Halen, Türkiye’nin önde gelen kuruluşlarında İş Psikoloğu, Kurumsal Gelişim ve Yönetim Danışmanı olarak hizmet vermekte; ayrıca, serbest olarak psikoterapi, eğitim ve Bireysel Liderlik Danışmanlığı” (BLD)® alanındaki çalışmalarını sürdürmektedir.